10 Ekim 2010 Pazar

Merhaba

Soğuk bir akşamüstünden merhaba!
Blog hazırlama çalışmalarım son hız ilerlerken elimden geldiğince kendime de vakit ayırmayaçalıştım. Son dakikada yapılan yarım saatlik bir alışveriş sonunda mutfağımda zevkle kullanabileceğim güzel bir kek kalıbına sahip oldum. Eee artık sevimli muffinler de yapabilirim.
Bu arada evde Paşa Doruk da babası da hasta. Ben de her ikisinin de içebileceği lezzetli besleyici ve doyurucu bir çorba yapmaya karar verdim. İsmini de Bulgurlu Sebze Çorbası koydum. Buyrun bu da resmi :D


Bu arada eşim hasta olduğu için onu kırmadım ve Maklube yaptım. Tabi maklubeyi tamamen evdeki malzemelerle ve kulaktan dolma tariflerle yaptığım için her seferinde farklı bir tarif çıkıyor ortaya. Ama her seferinde de son pirinç tanesine kadar tüketiliyor. Belki de bu sebebi tavuk ve pilav yemeyi seven bir aile olmamızdan kaynaklanıyordur. Tarifi müsait olduğum başka bir zaman yayınlıycam şimdi "yemek" zamanı. Hım hım hım hım...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder